Yılan der ki insana: Beni sakla düşmandan
İnsan merhamet edip bir yer açar koynundan.
Düşman gidince insan, der ki: Mükâfat hani?
Yılan der ki: Sokmamı istiyorsun nereni?
Akılsız başın hakkı elbet demir tokmaktır
Yılana iyilik et, mükâfatı sokmaktır.
Yaşadığın şeyleri, sor bir kez bu hal nedir
Yıkma suçu Allah’a, deme suçlu kaderdir.
Yılanla dostluk olmaz ve yılan fıtratlıyla
Yedirmesinler sana, zehri karıp tatlıyla
Hata, hepimiz için, unutma ki insanız
Kusursuz dost bulunmaz, nihayet çamurdanız.
DÜN GECE OLDU OLANLAR
Dün gece
Tüm duygularım dibe vurdu
Gönlüm gitmişti çoktan
Aklım da gitti ardından
Ben kaldım buralarda yalnız
Ben kaldım, bir Hudayinabit gibi
Dün gece
Seni düşünürken geldi aklıma bunlar
Evet, ölümü unutarak yaşayan
Yaşamamış gibi ölür
Diyorlar, biliyorum
Ben ne seni ne de ölümü unutuyorum.
Dün gece
Kendi içimde bir çukura düştüm
Sarmadı kimse parçalanmış dizlerimi
Kopardım etimden ayrılan derimi
Dağıldım. Ve toplamadım hiçbir yerimi
Oturdum, ağladım, ağladım, ağladım.
Dün gece
Beklediğim kimse gelmedi
Her yana diktim kulağımı bir ses duyamadım
İki söz edecek bir kişi aradım, insan gibi
Kapılar duvar oldu, açıldı göğün dibi
Ve ben bu yalnızlığımın sebebini soramadım.
Dün gece
Baktım omzundan koşarak geçtiğim yıllara
Avuçlarındaki duaları, ellerime verdiler
Umudumu uyutmadım sabaha dek
Ateşime baktı ve gözbebeklerime, bir siyah tufan
Dedi ki: Bu kaçıncı saray şu gönlünde yıkılan…