Ayten DURMUŞ
Yürekten gelen ferman, şaşırmayan pusula
Satılık şey yok bizde, satıldığınız pula
Öksüz ve yetimlere, çaresize, yoksula
Kızanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Hak-batıl davasında, kişi anlar dostunu
Kaç ayı kaldı bilmem açmadığım postunu
Özgürlük falan diye kutsalımın üstünü
Çizenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Kendini kaybedince kayboldu niceleri
Kölelik tacı taktı soyumun eceleri
Kader diye bizlere karanlık geceleri
Yazanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Yetmiş iki milletin süprüntüsü olarak
Girmişler aramıza biz gibi davranarak
Gücü ardına alıp tanrılık taslayarak
Tozanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Gönül nasıl titresin ihanet bestesinden
Biz tanırız onları kulak yırtan sesinden
Açık-gizli yiyerek devletin kesesinden
Azanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
‘Git’ dedi uçuruma, gözlerimi bağlayıp
Sessiz sessiz kavurdu, ciğerimi dağlayıp
Benim yurdumda beni bin haraca bağlayıp
Gezenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Bakmadık ardımıza, kim vardı peşimizde
Mutluluğa giden yol bulamadık bu izde
Bizi bize kırdırıp kanımızdan denizde
Yüzenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Sözlere dökülmeyen sevdanın bülbülünü
Terimizle sulanan her bahçenin gülünü
‘İslam’ deyip doğrulan kadınların gönlünü
Ezenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Mutlu gün: Bir gelin var elbet bir de güveyi
Yol keser hamuduyla götürenler deveyi
Kapı önünde koyup gözü yaşlı anneyi
Üzenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
‘Ateistiz’ diyordu, her tanrısına tapıp
Öngörü dersi verir, körle yatıp kör kalkıp
Kürsü gücüyle bize tepeden bakış atıp
Süzenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Bu nasıl hekim böyle tuz basar yaramıza
Devrimler yapıyormuş ak deyip karamıza
Gâvurluğunu örtüp yıllarca aramıza
Sızanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Azgın azınlık vardı, söyletme gerisi
Vizyona koymuşlardı darbeler serisini
Soyduğunu az bulup halkımın derisini
Yüzenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Doğduğumdan beridir ararım bengisuyu
Yanlış yere bakmışım, değişmez çölün huyu
Kıtaları aşarken yolumuza bin kuyu
Kazanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
‘Gelip başıma kondu bak talihin kuşuna!’
Dedim, meğer rüyaymış, hayra yordum boşuna
Gözlerimin önünde, kardeşimi kurşuna
Dizenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Sürgün yolunda bana yakın oldu uzaklar
Onlar terfi ederken gökte uçtu kızaklar
Çırpınan milletime kurulan tüm tuzaklar,
Düzenler susmadıkça ozanlar susmayacak!
Kaç kez yol diye geçtik incitmeden dereyi
Alın teri, göz teri, böyle bulduk çareyi
Şehitlerin kanıyla yazdığımız töreyi
Bozanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Haydi, gel son kapıya, çare varmış her derde
Edilen dualar el açtırmazmış namerde
Gözünü yerden göğe diken minarelerde
Ezanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!
Ezanlar susmadıkça ozanlar susmayacak!